‘100 YILLIK TARİH ‘

 ‘100 YILLIK TARİH ‘


Fikret Dadaş Araştırmacı Gazeteci

Bir Millet tarihini unutursa,  başkalarının postalları altında ezilir sonra da silinir gider. Tarih'ten ders almak için Tarih okuyoruz. Tarihini, atalarını, bu vatan için can verenler hiç bir zaman unutma. Şehitlerin hepsinin yüreği bu vatan için çarpmış, bu vatan için yürekler feda edilmiştir.     


Ege Bölgesinde Dumlupınar isimli geniş  bir  muharebe alanı var.  Dumlupınar Kütahya il sınırlarında ama, Uşak ve Afyonkarahisar’a da eşit uzaklıktadır. Dumlupınar Muharebesi Dumlupınar yakınında 30 Ağustos 1922'de Türk ve Yunan orduları arasında yapılan ve yüreğini ortaya koyan insanların çarpıştığı muhteşem bir zaferden adını alır. Bu muharebeyi  Başkomutan Mustafa Kemal Paşa bizatihi yönettiği için Başkomutanlık Meydan Muharebesi olarak  ta bilinir..

26 Temmuz 1922’de Türk Ordusunun başlattığı Kurtuluş Mücadelesi, 30 Ağustos’ta Türk Tarihine altın harflerle geçerek, ‘  Başkomutanlık Meydan Muharebesi ‘ olarak gerçek bir destan olmuştur.

Her yanı düşman istilasında olan bir Milletin, içinden çıkardığı vatan sevdalısı ve azimli bir komutan ile yanındaki vatan ve bayrak sevdalısı silah arkadaşları ile gencecik vatan evlatlarının çabaları hiçbir zaman unutulmayacaklar arasındadır. Türk Milletinin işgal Ordularına karşı başlattığı  düşman temizliği sonrasında bu unutulmaz zaferin adı 30 Ağustos Zafer Bayramı olmuştur.



Unutulmaması gereken önemli noktalardan biri de, silahları alınmış, orduları terhis edilmiş, yoklukla mücadele eden bir Milletin, ‘ Hürriyet ve istiklali  uğruna   seve seve canlarını vermiş olmalarıdır. Bugün yaşıyor isek, yaşları ne olursa olsun canlarını feda eden o yiğitlerin sayesinde yaşıyoruz. İşgalcilerden alınan  topraklar üzerinde Türk Milleti var olduğunu kabul ettirmiş, Misak-ı Milli  sınırlarını çizmiştir. Bu topraklar bedava kazanılmamış, Toto’dan, Loto’dan çıkmamıştır.! Her karışı şehit kanı ile sulanmış, ayağımızı bastığımız her yerin altında şehit olabileceği düşüncesi ile topraklarımızın kıymetini bilmeli, evlatlarımıza da bu bilinçle yetiştirmeliyiz..

Bu gün süper devletlerden Amerika’nın ülkemiz başına örmek istediği çorap, Türkiye Cumhuriyeti devleti içinden, Kuzey Irak orijinli bir devlet çıkarmaktır. ABD’nin istediği bu devletin babası ise İsrail olacaktır. Amerikan’nın Türkiyeyi bölgede saf dışı bırakma  planı budur,  Yunanistan’a üs kurmasının altında yatan en büyük neden de budur.. Amerika bunu saklamıyor, NATO toplantılarında bile bu  bölücü haritayı NATO da görevli komutanlarımıza  göstermekten imtina etmemişlerdir. Komutanımız itiraz etse de, bir daha o toplantılara katılamamıştır. Suriye’ye oradan oraya taşıdıkları İŞİT li görüntüsündeki sakallı  Amerikan ve katillerden oluşan paralı teröristler, Amerikan’nın BOP planına göre  Suriye’de terör örgütleri ile ortak çalışmaktadır. Suriye’de ABD elini suya sabuna dokundurmadan, terör örgütlerine ‘Suriyelileri,  Türkiye’ye sürün ‘ talimatı vermiş, milyonlarca sığınmacı ülkemize gelmiştir. ABD Suriye’de  büyük bir cephe açmış ve terör örgütlerini baştan aşağı silahlandırmıştır. Yunanistan’da üsler açıp, silah mühimmat  yığınağı yapan ABD nin asıl amacı Rusya değildir, Yunanistan-Türkiye arasında kıvılcım peşindedir. Çıkartabileceği bir Türk-Yunan savaşında da  Suriye’den, Türkiye ye geçmeyi , bugün Ukrayna’da ki Rus işgalinin aynısını ABD güneyimizde yapmaya çalışmaktadır. ABD Suriye’de zemin hazırlamıştır. Türkiye’nin, Esat ile görüşmesini de kesinlikle istememektedir. Türkiye’nin, Suriye ile ilişki kurması demek, ABD ‘nin Suriye’den çıkması anlamına gelir!    Binlerce TIR silah- mühimmat-tank-top-zırhlı taşıyıcı-helikopter, roket ve füzeleri Amerika ;  Suriye’de ne yapacak ki ?.  İŞİD’li dedikleri silahlı kişileri silahlarıyla Suriye’de o bölgeden başka bölgeye otobüslerle taşıyan yine ABD’dir. Hani İŞİD ile mücadele ediyordu ?  Güya kurtaracağız diyerek , ‘ İŞİD’lilerle Suriye topraklarında  savaşçılık oynuyorlar.’ 


ABD, AB, Rusya ve İran Türkiye’nin bölgede söz sahibi olmasını istememektedir. Uyanık olmalıyız, bu koskoca ülke elimizden kayıp gitmemelidir. ‘ Tarih tekerrürden ibarettir ‘. Türkiye’nin çevresindeki oyunlara çok dikkat edilmelidir.




Türklerin Müslüman oluşu    

Kamuoyunda Türklerin nasıl Müslüman olduğu konusunda doğru olmayan ikilemler görülmektedir. 751 yılında Talas Irmağı yakınlarındaki savaş sırasında Arap orduları ile Türk orduları, Çinlileri ağır yenilgi ile mağlup ettiler. Talas Muharebesi, Türk-Müslüman ilişkilerinde ile Türklerin Müslümanlığı benimsemelerinde dönüm noktasıdır.. Bu nedenle  Türküz – Müslümanız “ sloganı doğrudur.

                       Türklerin Müslüman Olduğu Savaş Olarak Bilinen Talas Savaşı


DUALARIMIZ..

Her zaman Büyük Komutan Mustafa Kemal Atatürk’e, Cumhuriyetin kuruluşunda büyük görevler yapan silah arkadaşlarına ve kahraman Türk Ordusuna dua etmeyi ihmal etmeyiniz. Cuma Hutbelerinde 5 Mart 1924 tarihindeki kararname, tarihe ışık tutmaktadır. 5 Mart 1924 tarihli Bakanlar Kurulu kararının ardından, 6 Mart 1924’te Diyanet İşleri Başkanlığı ‘Halife ve hilafet mevcut olmadığından hutbelerde millet ve cumhuriyetin selamet ve saadetine dua edilmesinin ilgililere tebliğini’ istiyor. Bu belgede açıkça görüldüğü gibi hutbelerde adı anılmaması istenen kişi Atatürk değil, kaldırılan, halife Abdülmecit Efendi’dir.

Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü kayıtlarında “Hutbelerde ad anmaksızın millet ve Cumhuriyet’in saadet ve selameti için dua edilmesi için vilayetlere tebligatta bulunulması” konusuyla “BCA, 30-18-1-1/9-15-23” numarasıyla kayıtlı “Ba’demâ hutbelerde ism zikr edilmeksizin ‘millet ve Cumhuriyet’in selâmet ve sa’âdetine” du’â edilmesi takarrus etmiş ve bu karârun bi’il-cümle vilâyete tebliği dâhiliye vekâletine havâle edilmiştir.” ifadesini içeren kararname şu şekildeydi:


‘Milletin ve Cumhuriyet’in selamet ve saadetini temenni ediyorum şeklindeki dualarınızın kabul olması dileği ile 100. yılını kutladığımız 30 Ağustos Zaferi, Milli birlik ve beraberlik ruhu içerisinde bağımsızlık meşalesinin ebediyen yanacağı bir zaferdir.  Bu güzel Zafer Bayramımız, herkese kutlu olsun.      

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mantolama ile zehirliyorlar

DADAŞ HERKESE NAM SALDI…

DÖNERCİNİN, ATATÜRK'E HAKARETİ