BEKLENTİYİ YÜKSEK Mİ TUTTUK ?
BEKLENTİYİ YÜKSEK Mİ TUTTUK ?
Fikret DADAŞ
Erzurumspor’a
bu sezon da sezon boyunca destek verdim, arada kırmadan –dökmeden eleştirdim,
olması gerekenleri yazdım. Nedeni de Erzurum şehrinin ismini taşıyan
Erzurumspor’un başarısı içindir. Geçmişteki yöneticilere de aynı desteği her
zaman verdim.
Bazı
okuyucular her gün yönetime, teknik direktöre, futbolculara vuran yazılar
bekliyorlar! Ben Erzurum ve Erzurumspor’un
geleceği için edepli ve adaplı yazıdan yanayım. Eleştirinin yeri ve zamanı vardır.
Kongre
bitmiş, yönetim konusu kapanmış. Her gün yönetim ile ilgili eleştiri ya da
istifa daveti olmaz. Madem bir yönetim var, saygı duymalıyız. Hiç kimse,
tornadan çıkmıyor.
Futbolcu
konusu, sezon başında kongre
nedeniyle transferde gecikilmiş , son
anda yapılan transferlerle piyasada artık
kim kaldı ise onunla el sıkışmışlar! Zaten almasalardı 4-5 kişi ile hazırlık
kamp yapıyorlardı! Transferleri birkaç
özel maçta izleme şansı bulduk. Takım güven vermiyordu. Bu gerçeği herkes te
biliyor. Hazırlık dönemi v.s dediler, beklendi mecburen.. Takım bir türlü
istenilen performansa kavuşamıyordu. Transfer bitmiş, mecburen o kadro ile
sezona girildi. Alınan oyuncular içinde performansı iyi futbolcular da vardı,
takıma giremeyecek oyuncular da.
Erkan Sözeri
bir süre sürükledi takımı, futbolcular söz verilen vadedilen ‘ paralarını
istiyorlardı’ , bu nedenle antrenmanlar ve maçlarda gevşek davranışlar baş
gösterdi. Erkan Sözeri, maddi konuda verilen sözler yerine gelmeyince,
futbolcuların oynamama nedenlerini açıkladı, paraların ödenmesini istedi. Erkan
Sözeri dışardan hatalı görünse de, Sözeri buz dağının arkasını anlatmış,
mesuliyet almayacağını ifade etmişti. Sözeri daha sonra gönderildi. Yücel İldiz
dönemi başladı, İldiz heyecanını kaybetmiş, takıma yararlı olamayacak bir hoca idi.. 6 maç sonra
gitti , takımı tanıyan Muzaffer Bilazer
takımın başına önce vekaleten
sonra asaleten getirildi. Fakat para sıkıntısı hiç bitmedi takımda. Yönetimin
bulup buluşturduğu paralar da ödemelere yetmiyordu.
Birkaç kez
futbolculara para konusunda tarih verildi, sözler verildi ama hiçbiri tam
anlamıyla yerine getirilemedi. Açıkça Erzurumspor, Belediye’den gerekli maddi
desteği alamadı.. Başka açıdan bakılırsa Belediye’nin de imkanları elvermemiş
olabilir.
Erzurumspor-Ankaragücü
maçı kırılma anı oldu.. Ankaragücü Erzurumspor’u yenecek güçte değildi ama mağlup
devam eden oyunda ‘yönetim istifa ‘ ve futbolculara aleni hakaretler sonunda
sahada futbol izlenmedi.. Maç kaybedildi.. Kötü gidişat devam etti.
Ta ki play
of’a kalan takımlar belli oluncaya kadar. Bu sırada Erzurumspor Play of’u
garantileyince, futbolcularda bir rehavet baş gösterdi. Play of un erken belli
olması Erzurumspor’a yaramadı.
Ara transfer
yapamadığı için Şampiyonluğu kaçıran, Play of şansına kalan Erzurumspor’u
desteklemeye devam ettik. Destekler mahiyette haberler ve kırılan gücenen
topçuları bir araya getirmek için medya desteği verdik. Bir çok gazeteci
kardeşim de bu desteği verdi. Eğer tünelde bir ışık var ise o ışığa
koşulmalıydı koşuldu. Eline son fırsat geçiren Erzurumspor’a elbette yazılarımla
sosyal medyadan moral- motivasyon vermek gerekir. Çünkü 2 play of maçı var.! Ya iki maçı alacaklar ya el sallayacaklar.
Benim yerimde kim olsa aynı şeyi yapar.
Ancak bazı
haysiyet fakirleri, takımı desteklememizi başka anlamlara çekme
peşindeler. Bir şans yakalayan takımı ortada bırakmak ne bana ne de birçok
gazeteci arkadaşıma bu yakışmaz. Takımı destekleyerek doğrusunu yaptılar. sevgili Battal Çakan'ın başını çektiği bazı taraftar grupları bayrak kampanyası yaptılar,
ilgilendiler. Bu şehir de bu takımda hepimizin. Öküzün altında buzağı aramanın
mantığı yok..
Her şeyin
bir zamanı var dedik, o zaman bu zaman .. Erzurumspor
yönetimi ne yapacağını açıklamalı. Ne yapacaklar?, maddi sıkıntılar ne
olacak?.. Kim gidecek kim kalacak? Veya
bi başka talipli var mı? talipli olacak mı? çıkabilecek taliplilere kulübü
verecekler mi? bunların hepsine yönetim ve perde arkası cevap verebilir.. (bu
arada yabancı oyuncular sözleşme gereği ayrıldı)
Erzurumspor, bu sezon parası olsa direkt
süper lige çıkabilirdi. Zamanında ödeme yapılamadı, ara transfer yapamadılar çok puanlar kaybedildi.
Şimdi ne yapacaklarını birkaç gün içinde açıklarlar diye düşünüyorum..
Kulüp Başkanı Ömer Düzgün de yol ayrımında.. 'Ağır hakaretler' nedeniyle karar aşamasına gelmiş gibi..
Bulunduğun Futbol liginde
öncelikle para, işi bilenlerden bir beyin takımı ve alt yapıya özüne dönerek
ağırlık verilmesi, alt yapının başına mutlaka
Erzurumspor’a katkı sağlayacak bilinçli ve eğitimli Erzurumlu teknik adamların getirilmesinde yarar var.
Takımda Hocanın, alternatif monte
edeceği oyuncusu hazır olmalı!
Gelelim
madalyonun diğer yüzüne, kabul etmek gerekir ki hepimizin bu işte sorumluluğu
var. Takım borçlu, transfer yapamamış, tahtası kapanmış ara transfer de
yapamıyor. TFF’ nin verdiği 50 Bin TL ile
kulüp mü yönetilir? Şampiyon
mu olunur ? Pandemi dönemi de çok etkili oldu, seyircisiz oynanan
maçlar.! Külfet oldu. Artık insanlarda
usandı sürekli yardım taleplerinden. ‘Sanayisiz ve altı ayı ağır kış şartları
yaşayan Erzurum’da ‘, iş insanı
mı kaldı? “ Şampiyonluk sözü “ çok tehlikeli bir söz. Bundan sonra şampiyonluk
kelimesini diline alan çok çok düşünmeli derim.
Süper ligden düşülünce sezon başından beri tansiyonu düşürmek için beklenti çıtası çok yüksek tutuldu. ‘ Şampiyon olacağız’ denince, herkes büyük bir beklenti içine girdi ve şampiyon takımın ortada olmadığını gördü.. Yapıcı yorumlar ve eleştiriler gelse de, artık şehir şampiyonluğa şartlandırılmıştı.! Erzurumspor’u çökerten, gücü yetmeyeceği halde şampiyonluk umudunun devam ettirilmesidir. Beklentiyi çok yüksek tuttuk.!
Üst üste alınan bu başarısız sonuçlardan sonra, tek karar verici konumunda olan BB Başkanı Mehmet Sekmen'in kongreye olan etkisi nedeniyle; " Belediye desteğini çekerim " şeklindeki kartını oynamaması ve gelebilecek yönetimlere kapıyı ardına kadar açması gerekir . Hiç kimse zan altında kalmaz.. Gelenler de eğer niyetleri ciddi ise, şart-şurt koşmadan takımı alırlar, sosyal medya yarışlarına gerek te kalmaz!
Takım tek kişinin
boynuna yük edilmemeli, yönetime giren herkesin elini cebine atması gerekir.
Ömer Düzgün’e de haksızlık ediliyor, 60 Milyon TL gibi bir rakamı kulübe harcamış bir iş
insanına hakarete varan yorumlar incitici.. Artık, hedef konuşulacak ise paraya göre konuşulmalı.. Bu şartlarda bu
takım yine de çok iyi yerlere geldi.. Yine
de takımın ayakta kalması için emek harcayan, mesai harcayan herkese teşekkür
etmek gerekir.
Yorumlar